Tarihi uzay yolculuğu tamamlandı, yuvaya dönüş vakti!

İlk Türk astronot Alper Gezeravcı’nın da içinde yer aldığı Ax-3 ekibi uzay yolculuğunu tamamladı. Gezeravcı ve Ax3-ekibinin 3 şubatta Uluslararası Uzay İstasyonu’ndan ayrılması bekleniyor.

Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı’nın da içinde yer aldığı Ax-3 ekibi için Uluslararası Uzay İstasyonu’nda (ISS) uğurlama töreni düzenlendi. Ax-3 ekibinin 3 Şubat’ta Uluslararası Uzay İstasyonu’ndan ayrılması bekleniyor. Dünyaya dönüş yolculuğu ise 12 saat sürecek.

“Onur ve mutluluk duyuyorum”

Axiom Space, aralarında ilk Türk astronot Alper Gezeravcı’nın da bulunduğu Ax-3 ekibi için hazırlanan veda törenini canlı olarak yayımladı. Gezeravcı, veda töreninde yaptığı konuşmada, “Gurur duyduğumuz tarihimizin devamı niteliğinde adım attığımız yeni Türkiye Yüzyılı’nda icra ettiğimiz Türkiye’nin insanlı ilk uzay görevini gerçekleştirmiş olmaktan büyük onur ve mutluluk duyuyorum” ifadelerini kullandı.

“Hikayenin başlangıç noktası”

Gerçekleştirdikleri bu görevin geleceğin teminatı gençler için ilham verici bir başlangıç olmasını dileyen Gezeravcı, “Bu, bir hikayenin başlangıç noktasıydı, bir yere varış noktası değil. Bundan sonraki yolumuz tüm milletimize hayırlı uğurlu olsun” dedi.

13 bilimsel deneye imza attı

Alper Gezeravcı, Uluslararası Uzay İstasyonu’nda kaldığı 14 gün boyunca programına uygun şekilde 13 deneye imza attı.

Miyeloid

Gezeravcı, “Miyeloid” deneyiyle galaktik kozmik radyasyonun, yer çekimi değişikliklerinin ve uzayda kalış süresi boyunca maruz kalınan diğer zorlu faktörlerin, astronotların bağışıklık sistemi ve kan yapımı sürecini nasıl etkilediğini araştırdı.

Miyoka ve Uyna

Uzay ve savunma sanayisine kurşunsuz lehimleme konusunda kritik bilgiler sağlayacak “Miyoka” deneyini yapan Gezeravcı, Türkiye’nin uzay, havacılık ve savunma sanayisi için yeni nesil malzeme geliştirme kabiliyeti kazanmasında önemli katkı sunması beklenen “Uyna” deneyini de gerçekleştirdi.

Message

Yer çekimsiz ortamdan etkilenen henüz işlevi keşfedilememiş genler ve bunların bağışıklık sistemiyle ilişkisini araştıran “Message” deneyine ilişkin de çalışmalar yürütüldü.

Pranet ve Gmetal

Muş Bilim ve Sanat Merkezi öğrencilerinin önerisi olan ve öğretmenleri Birsen Geçer’in proje yöneticiliğini yaptığı “Pranet” deneyini de gerçekleştiren Gezeravcı, TÜBİTAK MAM’dan Prof. Dr. İskender Gökalp ile Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Bakan Yardımcısı Ahmet Yozgatlıgil’in proje yöneticisi olduğu uzay araçlarının itki sistemlerinin daha verimli hale getirilmesini amaçlayan “Gmetal” deneyine de imza attı.

Extremophyte

Gezeravcı, ayrıca, Tuz Gölü’nde yetişen endemik Schrenkiella Parvula isimli halofit bitkinin uzay ortamına karşı verdiği fizyolojik ve moleküler tepkileri araştıran “Extremophyte” deneyini yaptı.

Crıspr-Gem ve uzman

Gelecekte uzayda yaşayacak yüksek sayıda insanın ihtiyaç duyacağı besinlerin sağlanması ve kapalı yaşam ortamlarındaki çevresel kontrollere destek vermesi için yeni bitkiler geliştirmeye yönelik ilk adım olan ” Crıspr-Gem ” ve mikroalg türlerinin uzayda yaşam destek sistemlerinde kullanılmalarının mümkün olup olmadığının araştırıldığı “uzman” deneyleri de bu süreçte gerçekleştirildi.

Algalspace ve Vokalkord

Gezeravcı, uzay ortamında alglerin, karbondioksitten oksijen rejenerasyonu, ek gıda temini, su iyileştirme, yaşam destek alanlarında kullanılmasını araştıran “Algalspace” ve uzayda yaşamaya karşı oluşan hayati tepkimelerin “vokal kord” kaynaklı değişimlerle tespiti ve düşük yer çekimsizliğin sebep olduğu rahatsızlıkların ses frekanslarıyla tanımlanmasını sağlayacak “Vokalkord” deneylerini de sürdürdü.

Oksijen saturasyonu

“Oksijen Saturasyonu” deneyiyle de yapay zeka desteğiyle verilen havanın oksijen seviyesi hesaplanarak düşük yer çekiminin sebep olduğu farklılıklar ve rahatsızlıkların tanımlanması hedeflendi.

Metabolam

Gezeravcı, uzay koşullarının insan sağlığı üzerindeki etkilerini ortaya çıkarmayı amaçlayan “Metabolom” isimli deneyiyle Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki (ISS) son bilimsel çalışmasını gerçekleştirdi.